Probiyotik bakterilerin ürettiği temel besinler içeriğinde vitamin ve enzimler bulundurduğundan, bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek, zararlı mikroplardan vücudumuzu korumaya yardımcı olur.
Mikroplara saldırarak onların büyümesini engellerken, grip, nezle, sinüzit, orta kulak iltihabı gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde olumlu sonuç almayı sağlar. Bağışıklık sisteminin zayıf olduğunu düşünenler bu bakterileri içeren süzme peynir, yoğurt, ve ayran tüketimini arttırarak, kışa daha sağlıklı karşılayabilir. Ayrıca Diyetisyen Emre Uzun'un gribe karşı etkili probiyotik smoothie tarifi ile de gücünüze güç katın.
Bakteri dendiğinde akla hep hastalık yapıcı ve vücuda zarar verici mikroorganizmalar akla gelir. Fakat bağırsağımızda yaşayan ve vücudumuza fayda sağlayan yararlı bakteriler de bulunuyor.
Prebiyotikler bağırsakların hareketlerini düzene sokan ve probiyotiklerin etkisini artıran sindirilmemiş, suda çözünebilen liflerdir. Bunlar da mikroorganizmaların çoğalmasını önlemekte etkilidir. Aynı zamanda kalsiyum ve magnezyum gibi minerallerin emilimini arttırırlar. Prebiyotiklerin en iyi kaynakları soya fasulyesi, kuru baklagiller, enginar, soğan, sarımsak, muz, yulaf, pırasa, keten tohumu ve arpadır.
Probiyotik bakterilerin ve prebiyotiklerin bağışıklık sistemini güçlendirmek dışında da vücuda pek çok yararlı etkileri mevcuttur. Besinlerin bağırsaktaki sindirimlerini kolaylaştırarak kabızlık sorununu ortadan kaldırırken, kanseri önleyici etkisi, yağ emilimini azaltması ve kan kolesterol seviyelerini düşürmesi de kalbe iyi geliyor.
Mikroplara saldırarak onların büyümesini engellerken, grip, nezle, sinüzit, orta kulak iltihabı gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde olumlu sonuç almayı sağlar. Bağışıklık sisteminin zayıf olduğunu düşünenler bu bakterileri içeren süzme peynir, yoğurt, ve ayran tüketimini arttırarak, kışa daha sağlıklı karşılayabilir. Ayrıca Diyetisyen Emre Uzun'un gribe karşı etkili probiyotik smoothie tarifi ile de gücünüze güç katın.
Bakteri dendiğinde akla hep hastalık yapıcı ve vücuda zarar verici mikroorganizmalar akla gelir. Fakat bağırsağımızda yaşayan ve vücudumuza fayda sağlayan yararlı bakteriler de bulunuyor.
Prebiyotikler bağırsakların hareketlerini düzene sokan ve probiyotiklerin etkisini artıran sindirilmemiş, suda çözünebilen liflerdir. Bunlar da mikroorganizmaların çoğalmasını önlemekte etkilidir. Aynı zamanda kalsiyum ve magnezyum gibi minerallerin emilimini arttırırlar. Prebiyotiklerin en iyi kaynakları soya fasulyesi, kuru baklagiller, enginar, soğan, sarımsak, muz, yulaf, pırasa, keten tohumu ve arpadır.
Probiyotik bakterilerin ve prebiyotiklerin bağışıklık sistemini güçlendirmek dışında da vücuda pek çok yararlı etkileri mevcuttur. Besinlerin bağırsaktaki sindirimlerini kolaylaştırarak kabızlık sorununu ortadan kaldırırken, kanseri önleyici etkisi, yağ emilimini azaltması ve kan kolesterol seviyelerini düşürmesi de kalbe iyi geliyor.
Destekleriniz ve eleştirilerinizi için lütfen yorum yazınız. Teşekkürler.