Gripten korunmak için birçoğumuzun aklına ilk olarak portakal, kivi, havuç gibi sebze ve meyveler geldiğini söyleyen Waternet Sağlıklı Yaşam Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, mikropları vücuttan atmanın tek yolunun sudan geçtiğini kaydetti.
Bugünlerde hava sıcaklıklarında yaşanan ani değişimler nedeniyle soğuk algınlığı ve grip vakalarında artış yaşanmaya başladı. Bir başka deyişle grip mevsimi açıldı!
Gripten korunmak için birçoğumuzun aklına ilk olarak portakal, kivi, havuç gibi sebze ve meyveler geldiğini söyleyen Waternet Sağlıklı Yaşam Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, "Vitamin, mineral ve antioksidan bakımından zengin besinleri tüketerek bağışıklık sistemini güçlendirmek doğru bir adım olsa da, mikropları vücuttan atmanın tek yolu sudan geçiyor" diye konuştu.
Sonbaharla birlikte hava sıcaklıklarında yaşanan ani değişimler nedeniyle grip ve soğuk algınlığı vakalarında artış yaşanıyor. Bu yıl salgın halinde devam eden gribin iyileşme döneminin uzun sürdüğüne dikkat çeken Waternet Sağlıklı Yaşam Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, yüksek ateş, soğuk ter - titreme, yorgunluk - bitkinlik hissi, eklem ağrıları, ishal, bulantı ve kusma ile kendini gösteren hastalıkta suyun önemine dikkat çekti. "Aldığımız antioksidanlar, vitaminler, mineraller mikroplarla savaşıyor, bize düşense bunların vücudumuzdan atılmasını sağlamak" diyen Aksoy, sözlerini şöyle sürdürdü, "Yeterli su tüketiminiz yoksa, bağışıklık sisteminiz istediği kadar güçlü olsun, mikropları ve virüsleri vücudunuzdan atamazsınız. Yeterli su tüketimi yapıp yapmadığınızı günde kaç kere idrara çıktığınızı kontrol ederek takip edebilirsiniz. Günde 6 - 7 defa, açık renk idrarınız varsa su tüketiminiz yeterlidir."
Serin havalarda susamayı beklemeden su içilmesi gerektiğini hatırlatan Canan Aksoy, "Bazı bitki çayları da su yerine tüketilebilir ancak çay, kahve ve asitli içecekler suyun yerini tutmadığı gibi vücudun su ihtiyacını artırır" dedi.
Sebze ve meyvelerinizde renkleri artırın!
Bugünlerde hava sıcaklıklarında yaşanan ani değişimler nedeniyle soğuk algınlığı ve grip vakalarında artış yaşanmaya başladı. Bir başka deyişle grip mevsimi açıldı!
Gripten korunmak için birçoğumuzun aklına ilk olarak portakal, kivi, havuç gibi sebze ve meyveler geldiğini söyleyen Waternet Sağlıklı Yaşam Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, "Vitamin, mineral ve antioksidan bakımından zengin besinleri tüketerek bağışıklık sistemini güçlendirmek doğru bir adım olsa da, mikropları vücuttan atmanın tek yolu sudan geçiyor" diye konuştu.
Sonbaharla birlikte hava sıcaklıklarında yaşanan ani değişimler nedeniyle grip ve soğuk algınlığı vakalarında artış yaşanıyor. Bu yıl salgın halinde devam eden gribin iyileşme döneminin uzun sürdüğüne dikkat çeken Waternet Sağlıklı Yaşam Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, yüksek ateş, soğuk ter - titreme, yorgunluk - bitkinlik hissi, eklem ağrıları, ishal, bulantı ve kusma ile kendini gösteren hastalıkta suyun önemine dikkat çekti. "Aldığımız antioksidanlar, vitaminler, mineraller mikroplarla savaşıyor, bize düşense bunların vücudumuzdan atılmasını sağlamak" diyen Aksoy, sözlerini şöyle sürdürdü, "Yeterli su tüketiminiz yoksa, bağışıklık sisteminiz istediği kadar güçlü olsun, mikropları ve virüsleri vücudunuzdan atamazsınız. Yeterli su tüketimi yapıp yapmadığınızı günde kaç kere idrara çıktığınızı kontrol ederek takip edebilirsiniz. Günde 6 - 7 defa, açık renk idrarınız varsa su tüketiminiz yeterlidir."
Serin havalarda susamayı beklemeden su içilmesi gerektiğini hatırlatan Canan Aksoy, "Bazı bitki çayları da su yerine tüketilebilir ancak çay, kahve ve asitli içecekler suyun yerini tutmadığı gibi vücudun su ihtiyacını artırır" dedi.
Sebze ve meyvelerinizde renkleri artırın!
- Diyetisyen Aksoy, gripten korunmak için tüketilmesi gereken besinleri ise şöyle sıraladı:
- Bağışıklık sistemimiz üzerinde olumlu etkisi olan vitaminler ve mineralleri içeren besinleri tüketin. Demir, çinko, B6, B12 vitamini, magnezyum alımının düzenli ve yeterli olması güçlü bir bağışıklık sistemi için çok önemli.
- Sabahları bir yumurta tüketmeye çalışın, ister haşlayın, isterseniz tavada pişirin. Yumurtanın demirinden maksimum faydalanabilmek için çok uzun süre pişirilmemiş olması ve yanında C vitamini içeren meyve veya sebzeyle tüketilmesi faydalı olur.
- Kaliteli protein kaynakları olan et, tavuk ve balığa sofranızda yer verin.
- Günde 5 - 7 porsiyon meyve - sebze tüketin. İki öğünde salata, bir öğünde sebze, iki kere de yumruğunuz büyüklüğünde bir meyve yemeniz yeterli olacaktır.
- Salatalarınızda mutlaka birkaç renk malzeme olsun. Havuç, tere, roka, kırmızılahana, şalgam, turp, marul, kıvırcık, pancarla leziz ve sağlıklı salatalar yapabilirsiniz.
- Meyvelerinizi çeşitlendirin. Portakal, nar, kivi, elma, ananas, mango, armut ve ayva yemenin şimdi tam zamanı. Renkler arttıkça, aldığınız vitamin ve antioksidan çeşitliliği de artacaktır.
Destekleriniz ve eleştirilerinizi için lütfen yorum yazınız. Teşekkürler.