Eskiden yağ enjeksiyonu denilince akıllara müdahale edildiği belli olan kalın dudaklı, elmacık kemikleri çıkık, doğallıktan çok uzak, yapay kadınlar gelirdi. Fakat gelişen teknoloji estetik dünyasında da değişimleri getirdi. Artık insanlar estetik girişimlerin belli olmasını istemiyor.
Hem doğal hem de güzel görünmek istiyor ve bu isteğe en iyi cevap veren yöntemlerden biri de fat make up yani mikro yağ enjeksiyonu. Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Dilek Avşar da bu yöntemi kendi geliştirdiği mikro uçlu kanüllerle uygulayanlardan biri. Mikro enjeksiyon hakkında bilgi veren Avşar, “Son dönemlerin en önemli trendlerinden biri mikro yağ enjeksiyonu. Fakat bu yöntemde önemli olan şey uygulamanın tamamen profesyonel ve anatomiyi çok iyi bilen kişiler tarafından yapılması. Aksi takdirde bu yöntem sizi güzel birine çevirmek yerine çirkin de gösterebilir” diyor.
İÇ MAKYAJ
Normalde kadınlar daha pürüzsüz, daha canlı, daha enerjik görünmek için makyaj yapıyor. Ancak bazen gözaltı çok çukur olabiliyor, bazen girinti ya da çıkıntı sorunu görülüyor, makyaj bu boşlukları dolduramıyor. Bu durumda yağ enjeksiyonu boşlukları doldurarak yüze canlılık ve hacim kazandırıyor. O canlılık ve hacime iç makyaj deniliyor.
HER BÖLGEYE UYGULANIYOR
Yağ enjeksiyonu vücudun her bölgesine uygulanabiliyor. Meme, popo, kalça, bacak içi, bacak, eller, dekolte de kullanılıyor ama en etkili sonuç yüz bölgesinden alınıyor. Op. Dr. Dilek Avşar, “Yüz bölgesinde yüzün ışık yansımalarına, gölgelendirmelere, sanat hatlarına uygun yağ enjeksiyonu yapılıyor. Yüz, baş, boyun bölgesine yağ enjeksiyonu yapıldığında bu kadar detaylı çalışmak için mikro enjeksiyon olması gerekiyor. Kanüller o kadar inceki normal gözle deliği göremiyorsunuz. Yarım saat süren bir işlem. Lokal anestezi ya da küçük bir genel anesteziyle yapılabiliyor. Hastanın yağ fazlalığı olan bölgesinden yağı alıyoruz. Bu bölge göbek, karın, basen olabilir ya da erkeklerde simit bölgesi denilen bölgeden alınabiliyor. Alınan yağ daha sonra istenilen bölgeye enjekte ediliyor. Yağ enjeksiyonu yapıldığında hacim sağlanmış oluyor” diyor.
YAŞLANMA GECİKTİRİLİYOR
Yağ enjeksiyonu yapıldığında yaşlanma geciktiriliyor. Bir defa yapıldıktan sonra farkı çok kolay farkedebiliyorsunuz. Bu nedenle çoğunlukla başka uygulamaya gerek kalmayabiliyor. İkinci defaya bazen birkaç yıl sonra ihtiyaç duyuluyor. Eğer defekt çoksa bir daha yaptırılabiliyor. Koyulan yağın yüzde 30-40’ı kalıcı olduğu için işlemin 2-3 defa tekrarlanması tam sonuç sağlıyor.
Op. Dr. Dilek Avşar, “Makyajı içte oluşturuyoruz. Gölgeleri içten düzeltiyoruz. Canlılığı, pürüzsülüğü, gençliği içten hallediyoruz. İç makyaj kendiliğinden bir makyaj ve dış makyaj için de bir temel. Dışarıdan yapılan makyajı daha etkili gösteriyor. Yağ enjeksiyonu kişiye özel bir tasarım gerekiyor. Miktar, işleme farklı oluyor. Birinin üst dudağı genişse ve çizgisi varsa o bölgenin miktarı ve yeri iyi ayarlanmazsa kötü, ördek ağız denilen bir ağız yapısı oluşabilir. Eğer yüzde uyumsuzluk varsa örneğin alın bölgesi, üst yüz, orta yüz, alt yüz orta yüzde çökme varsa yani gözaltları çökükse ve anotomik olarak elmacık kemikleri yoksa burun kökü içerdeyse bu durumda orta yüze yağ enjeksiyonu ile üç bölgenin uyumu sağlanabiliyor. Göz çevresini canlı hale getiriyor. Bakışları yukarıya yönlendiriyor. Gözaltı torbaları,bakışlar hüzünlüyse, basit bir elmacık makyajı ile gözyaşı oluğu doldurularak o bakışlar yukarıya yöneltilebiliyor. Çene hattında oynamayla yaşlılık ifadesi alınabiliyor, boyundaki çizgiler doldurulabiliyor, dudaklar ön plana çıkarılabiliyor. Cilt altı desteği artırılıyor ve kemik üzeri takviye edilerek, yüz yapısı güçlendirilerek yaşlanma engelleniyor” diyor.
Uygulamadan sonra hastada bazı şişmeler ve morarmalar görülebiliyor. 5-7 gün süren bu durum bölgenin büyüklüğüne göre değişiyor.
Destekleriniz ve eleştirilerinizi için lütfen yorum yazınız. Teşekkürler.