Uzmanlar, bağışıklık sistemini kuvvetli, direnci yüksek tutmak ve soğuk kış günlerine hazırlıklı olmak için daha sık ve doğru meyve ile sebze tüketilmesi gereğine dikkat çekiyor.
Soğuk algınlığı sezonu açıldı... Nezle ve grip gibi hastalıklar vücudun dirençsiz bir anını kolluyor.
Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı tarafından da desteklenen, “Günde en az 5 meyve tüketin” mesajı ile geçtiğimiz Mayıs ayında bir kampanya başlatan Meyve Suyu Endüstrisi Derneği (MEYED) Genel Sekreteri Ebru Akdağ, içinde bulunduğumuz soğuk algınlığı mevsiminde sarı ve kırmızı meyvelerin ağırlıklı olarak tüketilmesini öneriyor. Çoğu zaman soğuk algınlığı denince akla bile gelmeyen elma, üzüm, vişne ve şeftali aslında vücudun sağlığı için koruyucu bir kalkan oluşturan meyvelerin başında geliyor. Tüm bu meyvelerin kış meyvesi olmaması nedeniyle uzmanlar, söz konusu meyvelerin içerdiği vitaminlerin meyve sularından alınmasını öneriyor.
Dünya Sağlık Örgütü ve Ulusal Kanser Enstitüsü sağlıklı bir yaşam için günde 5 ila 9 porsiyon meyve ve sebze tüketilmesinin önemini vurguluyor. Bir bardak meyve suyu da bir porsiyon meyveye eş değer olarak kabul ediliyor.
Sıkça değişen hava sıcaklığı, vücudumuzu dirençsiz bırakabiliyor. Nezle ve grip gibi hastalıklar da vücudu böyle zamanlarda yakalıyor. Bağışıklık sistemini kuvvetli ve direnci yüksek tutmanın yolu ise sağlıklı beslenme alışkanlığı ile başlıyor. Soğuk kış günlerine hazır ve sağlıklı bir vücut için doğru vitaminleri almanın önemine işaret eden uzmanlar, söz konusu vitaminlerin öncelikle meyve ve sebzeler ile bunların sularından alınmasını öneriyor.
Portakal ve limon, vücudun günlük C vitamini ihtiyacının yarısını karşılıyor!
Bağışıklık sistemini güçlendirmek, soğuk algınlığı ve gripten korunmak deyince, içerdikleri C vitamini ve folik asit ile öksürüğü azaltan ve genel olarak vücudun direncini koruyan portakal ve limon, ilk akla gelen meyveler oluyor. Oysa ki, hem çocuk hem de yetişkinlerin tüketebileceği farklı türdeki meyveler ile vücudun direncini artırmak mümkün…
Özellikle ateşli hastalıklara karşı güçlü bir silah olan vişnenin suyu susuzluğa birebir…
Vişne, ateşli hastalıklara karşı savaşta etkili rol oynuyor. Asitleşen kanı temizlemeye yardımcı olarak ateşi düşürücü özelliği bulunan, A vitamini ve potasyum bakımından zengin olan bu ekşi meyvenin suyu, susuzluğu gidermek için en doğru seçenekler arasında karşımıza çıkıyor. Mide ve karaciğerin de düzenli olarak çalışmasını sağlayan vişne suyu, vücuttaki sıvı fazlasının da dışarı atılmasına son derece yardımcı oluyor.
Lifli meyveler kayısı ve şeftali de gribe savaş açtı…
Grip ve soğuk algınlığına karşı A vitamini ve B3 vitamini ile kalsiyum, magnezyum, potasyum ve fosfor yönünden zengin olan kayısı, halk tarafından çok bilinmemesine rağmen, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Lifli bir meyve olan kayısı, sinirleri de gevşetmeye ve dinlenmeye yardımcı oluyor. Kayısıda bulunan vitaminlere ek olarak, C vitamini, folik asit, betakaroten ve potasyum içeren şeftalinin tüketimi, gribe karşı vücudun savunma mekanizmasını güçlendiriyor. Hem şeftali hem de kayısı suları, yaz mevsimi dışında da suyuna rahatlıkla ulaşabileceğimiz meyvelerin başında geliyor.
Zihinsel yorgunluk için elma
Bağışıklık sistemini güçlendirici özelliğe sahip olan ve B3 ile E vitamini il potasyumdan zengin elma, grip ve soğuk algınlığını tetikleyen bedensel ve zihinsel yorgunlukların giderilmesinde etkin rol oynuyor. Örneğin; her sabah çantamıza bir adet meyve atabilir, yemeğin yanında bir bardak elma suyu tüketebiliriz…
Sihirli iksir üzüm suyu
Uzmanlar tarafından sihirli iksir ve bitki sütü olarak da adlandırılan doğal kalkanlarımızdan üzüm suyu, bileşimindeki zengin vitamin ve mineraller ile vücudun günlük ihtiyacını karşılayabiliyor. Bol miktarda A, C vitamini ve demir ile potasyum içeren üzüm suyu ise vücudun hastalıklara karşı daha dirençli olmasını sağlıyor. İçeriğinde bol miktarda C vitamini bulunan antioksidan özellikli üzüm, bedensel ve zihinsel yorgunlukları gideriyor. Üzümün suyu da, sonbahar ve kış aylarında gereksinim duyulan enerjiyi vücuda kolayca sağlaması ve toksinlerden vücudu arındırması nedeniyle öneriliyor.
Sağlıklı bir çerez niyetine bir avuç yabanmersini
Çok eski zamanlardan beri boğaz ağrısı ve sindirim sistemi rahatsızlıklarının tedavisinde, aynı zamanda idrar söktürücü olarak kullanılan yabanmersini yeniden keşfediliyor. Karışık meyve suları bileşenlerinde sıkça karşımıza çıkmaya başlayan bu mor meyve, muhteşem bir antioksidan. Flavonoidler ve demir bakımından zengin olan bu meyvenin suyu ise vücuttaki stresi alarak rahatlamaya yardımcı oluyor. Özellikle son dönemde karşımıza çıkan karışık meyve sularının vazgeçilmez meyvelerinden biri haline gelen yabanmersini, cildin sağlam ve taze görünümünde de büyük bir rol oynuyor.
Meyveyi bulamıyorsan suyunu iç!
Önerilen tüm meyvelerin her mevsimde bulunması ve tüketilmesi mümkün olmadığından, en pratik alternatif olarak karşımıza meyve suyu çıkıyor. Son dönemlerde, çeşitli meyvelerin bileşiminden oluşan farklı tatlarla her türlü damak tadına hitap eden meyve suları, tüketicilere daha fazla seçenek sunuyor. Uzmanların da sık sık vurguladığı gibi, günde 5 porsiyon meyve ve sebze tüketimi sağlıklı bir yaşamın vazgeçilemez koşullarının başında geliyor. Her mevsimde ve yoğun hayat temposu içerisinde, meyve ve sebze tüketemiyoruz diye üzülenlerin yardımına meyve suları koşuyor. Meyve suları içerdikleri vitamin, mineral ve antioksidan etki gösteren bileşikleri ile günlük vitamin ihtiyacımızı karşılamanın yanı sıra, vücut direncini dengede tutuyor.
Soğuk algınlığı sezonu açıldı... Nezle ve grip gibi hastalıklar vücudun dirençsiz bir anını kolluyor.
Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı tarafından da desteklenen, “Günde en az 5 meyve tüketin” mesajı ile geçtiğimiz Mayıs ayında bir kampanya başlatan Meyve Suyu Endüstrisi Derneği (MEYED) Genel Sekreteri Ebru Akdağ, içinde bulunduğumuz soğuk algınlığı mevsiminde sarı ve kırmızı meyvelerin ağırlıklı olarak tüketilmesini öneriyor. Çoğu zaman soğuk algınlığı denince akla bile gelmeyen elma, üzüm, vişne ve şeftali aslında vücudun sağlığı için koruyucu bir kalkan oluşturan meyvelerin başında geliyor. Tüm bu meyvelerin kış meyvesi olmaması nedeniyle uzmanlar, söz konusu meyvelerin içerdiği vitaminlerin meyve sularından alınmasını öneriyor.
Dünya Sağlık Örgütü ve Ulusal Kanser Enstitüsü sağlıklı bir yaşam için günde 5 ila 9 porsiyon meyve ve sebze tüketilmesinin önemini vurguluyor. Bir bardak meyve suyu da bir porsiyon meyveye eş değer olarak kabul ediliyor.
Sıkça değişen hava sıcaklığı, vücudumuzu dirençsiz bırakabiliyor. Nezle ve grip gibi hastalıklar da vücudu böyle zamanlarda yakalıyor. Bağışıklık sistemini kuvvetli ve direnci yüksek tutmanın yolu ise sağlıklı beslenme alışkanlığı ile başlıyor. Soğuk kış günlerine hazır ve sağlıklı bir vücut için doğru vitaminleri almanın önemine işaret eden uzmanlar, söz konusu vitaminlerin öncelikle meyve ve sebzeler ile bunların sularından alınmasını öneriyor.
Portakal ve limon, vücudun günlük C vitamini ihtiyacının yarısını karşılıyor!
Bağışıklık sistemini güçlendirmek, soğuk algınlığı ve gripten korunmak deyince, içerdikleri C vitamini ve folik asit ile öksürüğü azaltan ve genel olarak vücudun direncini koruyan portakal ve limon, ilk akla gelen meyveler oluyor. Oysa ki, hem çocuk hem de yetişkinlerin tüketebileceği farklı türdeki meyveler ile vücudun direncini artırmak mümkün…
Özellikle ateşli hastalıklara karşı güçlü bir silah olan vişnenin suyu susuzluğa birebir…
Vişne, ateşli hastalıklara karşı savaşta etkili rol oynuyor. Asitleşen kanı temizlemeye yardımcı olarak ateşi düşürücü özelliği bulunan, A vitamini ve potasyum bakımından zengin olan bu ekşi meyvenin suyu, susuzluğu gidermek için en doğru seçenekler arasında karşımıza çıkıyor. Mide ve karaciğerin de düzenli olarak çalışmasını sağlayan vişne suyu, vücuttaki sıvı fazlasının da dışarı atılmasına son derece yardımcı oluyor.
Lifli meyveler kayısı ve şeftali de gribe savaş açtı…
Grip ve soğuk algınlığına karşı A vitamini ve B3 vitamini ile kalsiyum, magnezyum, potasyum ve fosfor yönünden zengin olan kayısı, halk tarafından çok bilinmemesine rağmen, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Lifli bir meyve olan kayısı, sinirleri de gevşetmeye ve dinlenmeye yardımcı oluyor. Kayısıda bulunan vitaminlere ek olarak, C vitamini, folik asit, betakaroten ve potasyum içeren şeftalinin tüketimi, gribe karşı vücudun savunma mekanizmasını güçlendiriyor. Hem şeftali hem de kayısı suları, yaz mevsimi dışında da suyuna rahatlıkla ulaşabileceğimiz meyvelerin başında geliyor.
Zihinsel yorgunluk için elma
Bağışıklık sistemini güçlendirici özelliğe sahip olan ve B3 ile E vitamini il potasyumdan zengin elma, grip ve soğuk algınlığını tetikleyen bedensel ve zihinsel yorgunlukların giderilmesinde etkin rol oynuyor. Örneğin; her sabah çantamıza bir adet meyve atabilir, yemeğin yanında bir bardak elma suyu tüketebiliriz…
Sihirli iksir üzüm suyu
Uzmanlar tarafından sihirli iksir ve bitki sütü olarak da adlandırılan doğal kalkanlarımızdan üzüm suyu, bileşimindeki zengin vitamin ve mineraller ile vücudun günlük ihtiyacını karşılayabiliyor. Bol miktarda A, C vitamini ve demir ile potasyum içeren üzüm suyu ise vücudun hastalıklara karşı daha dirençli olmasını sağlıyor. İçeriğinde bol miktarda C vitamini bulunan antioksidan özellikli üzüm, bedensel ve zihinsel yorgunlukları gideriyor. Üzümün suyu da, sonbahar ve kış aylarında gereksinim duyulan enerjiyi vücuda kolayca sağlaması ve toksinlerden vücudu arındırması nedeniyle öneriliyor.
Sağlıklı bir çerez niyetine bir avuç yabanmersini
Çok eski zamanlardan beri boğaz ağrısı ve sindirim sistemi rahatsızlıklarının tedavisinde, aynı zamanda idrar söktürücü olarak kullanılan yabanmersini yeniden keşfediliyor. Karışık meyve suları bileşenlerinde sıkça karşımıza çıkmaya başlayan bu mor meyve, muhteşem bir antioksidan. Flavonoidler ve demir bakımından zengin olan bu meyvenin suyu ise vücuttaki stresi alarak rahatlamaya yardımcı oluyor. Özellikle son dönemde karşımıza çıkan karışık meyve sularının vazgeçilmez meyvelerinden biri haline gelen yabanmersini, cildin sağlam ve taze görünümünde de büyük bir rol oynuyor.
Meyveyi bulamıyorsan suyunu iç!
Önerilen tüm meyvelerin her mevsimde bulunması ve tüketilmesi mümkün olmadığından, en pratik alternatif olarak karşımıza meyve suyu çıkıyor. Son dönemlerde, çeşitli meyvelerin bileşiminden oluşan farklı tatlarla her türlü damak tadına hitap eden meyve suları, tüketicilere daha fazla seçenek sunuyor. Uzmanların da sık sık vurguladığı gibi, günde 5 porsiyon meyve ve sebze tüketimi sağlıklı bir yaşamın vazgeçilemez koşullarının başında geliyor. Her mevsimde ve yoğun hayat temposu içerisinde, meyve ve sebze tüketemiyoruz diye üzülenlerin yardımına meyve suları koşuyor. Meyve suları içerdikleri vitamin, mineral ve antioksidan etki gösteren bileşikleri ile günlük vitamin ihtiyacımızı karşılamanın yanı sıra, vücut direncini dengede tutuyor.
Destekleriniz ve eleştirilerinizi için lütfen yorum yazınız. Teşekkürler.